This project is financed by the European Union and Republic of Türkiye.
Bu proje Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti tarafından finanse edilmektedir.

Sektörel Mükemmeliyet Merkezlerinin Kurulması Yoluyla Mesleki ve Teknik Eğitimin Kalitesinin Artırılması Teknik Yardım Projesi

Serdar Plastik | Serdar TÜTEK | Yönetim Kurulu Başkanı

Öncelikle sizleri daha yakından tanımak isteriz. 1973’ten bu yana hizmet veren Serdar Plastik’i bize anlatır mısınız?

Serdar Plastik olarak, 50 yıldan buyana, otomotiv, termoteknik ve beyaz eşya sektörleri başka olmak üzere, uzay ve havacılık sanayinin de içinde olduğu 13 ayrı sektörde, Dünya çapında yaklaşık 200 global müşterimize, elektro mekanik komponentler tasarlayıp, üretimini gerçekleştirmekteyiz. 25 yıla yakın zamandır yürütmekte olduğumuz AR-GE projelerimiz sonucunda, 70’e yakın patentimiz ve marka tescilimiz bulunmaktadır. Ayrıca şirketimizin farklı sektörlerde pazarda bilinen markaları bulunmaktadır. Bunlardan en çok bilinenleri SERKO (traktör, tarım araçları, iş makinaları, forklift gibi off-road araç sektörü için otomotiv aydınlatma komponentleri), SERKOFLEX (yatak sektörü için polimer yay grupları), SERKOMAGNET (polimer mıknatıslar), SERKOFLOW (kombi-termoteknik sektörü için hidrolik komponentleri) olarak sayılabilir.

Şirketimiz bundan 50 yıl önce, 1.Ekim 1973’te, kurucumuz, değerli babam sayın İlhami TÜTEK tarafından Ata Sanayi’de yaklaşık 100 m2lik küçük bir atölye içinde, sınırlı imkânlarla, zor şartlarda, ancak çok büyük umutlar ile sıfırdan kurulmuştur. İstikrarlı ve kararlı büyüyerek, 1982 yılında Ostim Organize Sanayi Bölgesi’ne taşındık. 1984 yılında, teknolojimizin kalbi olan tasarım ve kalıp üretim bölümümüzü kurduk. Öncelikle en yüksek teknolojiyi kullanarak Avrupalı rakiplerimizle rekabet etmeyi ve daha sonraki aşamalarda ise sektörümüzde yeni teknolojiler oluşturmayı kendimize misyon edindik. 1994 yılında inşaatı başlayan ASO1.OSB de ki E1 fabrikamıza 1996 yılında taşındık.

Bu dönem içerisinde, dünyada da yeni yeni kullanılmaya başlanan, ilk yüksek hızda kesme teknolojisi ile Ankara Sanayimizi tanıştırdık.1998 yılına kadar müşterilerimizin teknik resimleriyle, onların tasarımlarının üretimini yaparken, bu yıldan itibaren kendi markamız ile tasarlayıp ürettiğimiz SERKO markalı ürünlerimizi üretmeye başladık. Yenilikçi tasarımlara imza atan ürünlerimizin patentlerini alarak, büyümemize sağlam adımlarla devam ettik. Bu tarihten sonra firmamızın bugünkü vizyonu şekillenmeye başlandı.  2000 li yılların başlarından itibaren de teknoloji ve otomasyon gücünü ileri yazılımlarla birleştirmek üzere, araştırma ve çalışmalara başladık. 2005 yılında SPAS (Serdar Plastik Automation System) denemelerini gerçekleştirerek, 2009 yılında da firma bünyesindeki tüm süreçlerin SPAS üzerinden yalın ve dijital olarak yönetmeye başladık. 2009 da kurulan bu yapımız ile 2012 yılında Dünya’da konuşulmaya başlanan Endüstri 4.0’ın birçok prensibinin firmamız bünyesinde hayata geçirildiği görülmüştür.

Bugün gelinen noktada şirketimiz, 550 ye yakın çalışanı, Ankara ASO1.OSB’de yaklaşık 40.000 m2 kapalı alanda faaliyet gösteren 4 üretim tesisi ve bunun yanında 2019 Şubat ayında Almanya‘nın Hessen Eyaletinde kurulmuş olan SERKO GmbH ve 2021’de Chicago, Illinois’deki Kuzey Amerika Genel Merkezli SERKO USA ile bir dünya markası olma yolunda emin adımlarla ilerlemekteyiz.

50 yıla yakın bir bilgi birikiminden söz ediyoruz. Plastik sektörünün Türkiye sanayisinde ve ekonomideki yeri ve uluslararası rekabet gücünden bahsedebilir misiniz?

Günümüzde plastik hemen hemen tüm sektörlerde kullanılmakta ve kullanımı giderek artmakta, insan yaşamına sağladığı konfor nedeniyle diğer hammaddelerin önüne geçmektedir. Plastik sektörü, Türkiye ekonomisinin en önemli aktörlerinden biri olup, bugün 10 milyon tona yaklaşan toplam üretimi, 33 milyar dolar civarındaki cirosu, 5 milyar dolara yaklaşan direkt ihracatı ve son 10 senede GSMH büyümesini aşan yıllık büyüme ile sektörün ülke ekonomisine sağladığı katkı giderek artmaktadır.  Sektörümüz, ulaştığı üretim kapasitesiyle Avrupa’da ikinciliğe, dünyada ise altıncılığa yükseldi.

Plastik sektöründe teknoloji kullanımındaki artışa paralel olarak ihracat yapan ve dünya pazarlarında rekabet eden firma sayısı da giderek artmaktadır. Katma değeri yüksek, yeni ve özel ürünlerin geliştirilmesi ve bu ürünlerde Türk markası imajının oluşturulması ile sektörümüzün uluslararası rekabet gücü giderek artacaktır.

Teknoloji ve dijitalleşme ile plastik sektörü nereye evrildi? Bu dönüşüm süreci sektörünüzün iş gücü yapısını ve ihtiyaçlarını nasıl etkiledi?

Tüketici tercihlerinin sınır tanımadığı ve beklentilerin hızla yükseldiği bir dönemdeyiz ve bu eğilim artarak da devam edecektir. Bu koşullarda verimlilik ve rekabet baskısı yenilikçi fikirlere yatırım yapmayı, ürün ve hizmetlerin tasarım, üretim ve sunumunda teknolojiyi odağa almayı gerektirmektedir. Kurumların dijitalleşmesi, gelecekte hayatta kalabilmeleri için yaşamsal ve en kritik konu haline gelmektedir. Dijitalleşme bugün bir tercih değil, yarın da hayatta kalabilmenin bir zorunluluğudur.

Dijital dönüşüme yeterince önem veren üretim şirketlerinin, teknoloji şirketlerinin çevikliğinden geri kalmayacağı, teknolojinin sanayide de lokomotif güç olacağı bir gerçek. Endüstri 4.0 kavramı toplam değer zincirinin tamamının dijitalleşmesi yönünde daha da gelişiyor. Üretimi etkileyen ve üretim yönetimini tetikleyen tüm çevresel unsur ve süreçler de bu kapsamda yenilenerek akıllı hale dönüşüyor. Daha ileriyi gören şirketler, tüm işlerin dijitalleştiğinin farkına vararak birlikte çalışma kültürü geliştiriyor ve çok daha büyük bir değişim sürecine giriyor.

Bizde şirketimizde, 2005 yılında SPAS (Serdar Plastik Automation System) denemelerine başladık ve 2009 yılında da firma bünyesinde ki tüm süreçlerin SPAS üzerinden çalıştırılmasına geçtik. 2018’den itibaren de SPAS da yapay zekâ kullanımını devreye aldık. SPAS, özetle 4 farklı yazılımın firmamıza özelleştirilmiş hali ile tek çatı bir yönetim yazılımı olarak çalıştırılmasıdır. ERP, Barkod sistemi, tüm iş istasyonlarından sahadan veri toplama ve dağıtma sistemi ve tabi ki personel takip sistemi birbirlerini tamamlayarak bulut üzerinde çalıştırılmaktadır. 2009 da kurulan bu yapı ile 2012 yılında Dünya’da konuşulmaya başlanan Endüstri4.0 da birçok prensibinin hayata geçirildiği görülmüştür. Her şeyden önce dördüncü sanayi devriminin, Nesnelerin interneti (IoT), büyük veri, yapay zekâ, robot ve paylaşım ekonomisi gibi yeniliklerini hem farklı endüstrilere hem de sosyal hayata dahil ederek çeşitli sosyal zorlukları çözebilen bir toplum oluşturmayı amaçlayan firmamız, yarının sanayisini daha verimli ve daha ekonomik hale getirmek için çalışmalarına hız kesemeden devam etmektedir. Üretimde dijitalleşme yönünde yaptığımız bu çalışmalarla, tüm Dünya’da birçok firmaya örnek olmaktayız.

Bu ihtiyaçlar doğrultusunda gerekli donanıma sahip elemanlara ulaşabiliyor musunuz? Sizlerin bulunduğu iş gücü piyasasının ihtiyacı olan beceri ve yeterlilikler nedir?

Şirketimiz, Ar-Ge ve kullandığı yüksek üretim teknolojileri açısından Avrupalı rakipleri ile rekabet edebilir düzeydedir. Fakat her zaman ifade ettiğim gibi en değerli kaynağımız ekibimiz. Her sektörde olduğu gibi, bizim sektörümüzde de nitelikli insan gücüne ulaşabilmek, bugün için çok zor, yarın daha da zor olacak. Bizim farklılığımız konuya başkalarının çözüm bulmasını beklemekten ziyade, taşın altına elimizi koyarak, bu sorunu nasıl çözümleriz üzerine çalışmak ve projeler üretmek oldu. Bu nedenle özellikle son yıllarda gerçekleştirdiğimiz projelerle hem kendi ekibimizin hem de gelecekte sektörümüzde çalışacak kişilerin yetkinliklerini arttırıcı projeleri hayata geçirdik ve geçirmeye devam edeceğiz. Millî Eğitim Bakanlığımız ile birlikte E4 fabrikamız içinde hayata geçirdiğimiz, İlhami Tütek Ar-Ge ve Mükemmeliyet Merkezi, ülkemizdeki özel sektör içinde yer alan ilk Ar-Ge ve Mükemmeliyet Merkezi olma özelliğini taşımaktadır. Yine Fatih MTAL sinde başlattığımız Mesleki Eğitim projesi ülkemizdeki mesleki eğitime farklı bir vizyon kazandıracak bir projedir. Bizim sektörümüzde çalışacak iş gücünün birçok alanda beceri ve yeterliliğe sahip olması gerekmektedir. Öncelikle iyi bir teknik bilgi yanında analitik zekaya sahip olması, yalın üretim gibi modern üretim tekniklerini benimsemiş ve işini bu tarzla yapıyor olması, istatistiksel analizlere hâkim olması, çok büyük önem taşımaktadır. Bu nedenle bizde yürüttüğümüz eğitim projelerinde, öğrencilerimizin, on-site training modeli ile bu yetkinliklere sahip, yetkin birer çalışan olmaları için çaba harcıyoruz.

Serdar Plastik bünyesinde teknik eleman istihdamından bahseder misiniz? Hangi alanlardan mezun olanlar Serdar Plastik’te kariyer imkânı bulabiliyor?

Şirketimiz, her sene insan kaynağı açısından ortalama %5 büyümektedir. Biz ekibimizde istihdam edeceğimiz kişiler öncelikle bizim kültürümüz, hedeflerimiz, çalışma tarzımız ne kadar örtüşüyor onu analiz etmeye çalışıyoruz. Sektörümüzde, spesifik olarak eğitim veren kurum sayısı çok az. Bu nedenle biz kendi çalışanlarımızın teknik yeterliliklerini düzenlediğimiz eğitim programları ile geliştirmeye  çalışıyoruz. Makine, plastik teknolojileri, kalıpçılık alanlarından mezun olanlar şirketimizde çalışma olanağına daha yakınlar.

Mesleki ve teknik eğitim öğretmenlerine ve bu alanda yer alacak, halihazırda yer alan öğrencilere ve öğrencilerin ailelerine seslenmenizi rica ediyoruz. Onlara eğitimle ve gelecekleriyle ilgili ne söylemek istersiniz?

Öncelikle öğrencilerimize, yeteneklerine uygun ve tabiki sevdikleri mesleği yapmalarını öneririm. Tabi ki bu işin onlara para kazandırabilmesi ve dünya da birilerinin de onlara ihtiyaç duyabilmeleri olmazsa olmazdır. Başarısız olmaktan ve risk almaktan sakın korkmasınlar. Hayatta başarıların yanında başarısızlıklar da söz konusu olacaktır. Özellikle başarısızlıklar bize öğretecektir. Hatta bana sorarsanız, ben en çok kendi hatalarımdan öğrendim, beni en çok hatalarım geliştirdi. Risk almazsanız fark yaratamazsınız. Ancak bir konuda fikir yürütebilmek için, öncelikle bilgi sahibi olmak gerektiğini unutmayalım. Ne kadar bildiğimiz değil, bildiklerimiz ile ne yapabildiğimizin önemli. Aslında her şeyin başında hep çok çalışmak olduğunu sakın unutmayalım. Tabi ki her çok çalışan kişi başarılı olamasa da her başarılı kişinin çok çalıştığı bir gerçektir. Önemli olan biraz önce de belirttiğim gibi nerede hata yaptığınızı iyi analiz etmek ve buradan gerekli dersleri çıkarmaktır. Planlı ve çok çalışma kültürünü, detaycı ve analitik düşünebilme tarzını kazanmalarını ve dürüstlükten asla ödün vermemeleri de çok önemli.

Ailelerimize de çocuklarını mesleki eğitime vermekten asla çekinmemeleri gerektiğini söyleyebilirim. Özellikle son yıllarda Sayın Bakanımız Mahmut Özer Bey’in yürütülen mesleki eğitim çalışmalarını çok değerli buluyoruz. Ülkemizin ilerlemesi üretimin artması ile doğru orantılı. Bu nedenle iyi bir mesleki eğitim almış gencimizin, işsiz kalması mümkün değil ve pandemi sürecinde gördük ki kesintisiz devam eden tek sektör üretim sektörü.

Öğretmenlerimize de kendi alanlarındaki gelişmeleri ve trendleri çok yakından takip edip, özel sektörle iş birliği içinde olmalarını öneririm. Mesleki eğitimde tüm paydaşların üzerine düşeni yapmaları çok önemli. Biz de Serdar Plastik Ailesi olarak, bu konuda daha çok çalışmaya ve yepyeni projeleri hayata geçirmeye devam edeceğiz. 

Önce Mesleki Yabancı Dil ve Mesleğe Uyumlu Fen ve Matematik Uygulamaları Pilot Eğitimleri Ankara’da Başladı.

Bu web sitesi Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti’nin mali katkısıyla hazırlanmıştır. Bu web sitesinin içeriğinden yalnızca GFA Consulting Group liderliğindeki konsorsiyum sorumludur ve bu içerik hiçbir şekilde Avrupa Birliği veya Türkiye Cumhuriyeti’nin görüş ve tutumunu yansıtmak zorunda değildir.

İletişim

Adres: Milli Eğitim Bakanlığı, Mesleki ve Teknik Eğitim GM Emniyet Mah. Milas Sokak No 21 Teknikokullar Yenimahalle, Ankara
Telefon: +90312 213 38 50
E-posta: metek@meb.gov.tr